BİRİRKEN (21 Ekim 1995)

Değerli okuyucular,, kendimizde ve etrafımızda var olan değerleri gerektiği gibi kullanarak daha mutlu ve varlıklı bir yaşantıya sahip olma, diğerleri ile daha verimli bir iletişim kurabilme ve çocuklarımıza daha iyi bir gelecek bırakabilme gibi konularda kendimizi yenileyerek başarıya ulaşabileceğimize değindik.

Davranış ve alışkanlıkarımızda olumlu yönde yapabileceğimiz küçük değişikliklerin, yaşantımızı olumlu yönde büyük farklar yaparak değişitirebileceğine değindik. Bu değişiklikleri yapabilmenin birinci şartı, yapabileceğimize inanmak ve kendimize güvenmektir. İkinci şartı ise, önümüze çıkan engellere aldırmadan ve yılmadan çalışmalarımızın devamlılığını korumaktır. Sert kayaları delen ve kum haline getiren suyun gelgit hareketlerindeki devamlılığıdır. Evet, istersek bizler de bilinçaltımızdaki betonlaşmış kötü alışkanlıklarımızı, tıpkı suyun sert kayaları parçaladığı gibi, çalışmalarımızın devamlılığı ile parçalayabiliriz. Örneğin: eğer var ise “hata bulma” ve ilk “yanlışları söyleme” alışkanlıklarimizi once guzeli gorme aliskanligina dönüştürebiliriz, bu da çocuklarımız ile daha kolay ve verimli iletişim kurmamızı kolaylaştırır.

Diğer taraftan, bizi tehlikelerden koruyacak bir güvencenin olduğuna inanmak da, yeni başlayacağımız bir işte başarıya ulaşmamızı ve yeteneklerimizin kullanılmasını kolaylaştırır. İzninizle bu konuda bir gözlemimi aktarayım. Çocuğum yüzme öğrenirken, hayli derin yerde yüzmeyi başarıyordu. Benim çok iyi bir yüzücü olduğuma da inanıyordu. Öğretmensiz yüzdüğü yerin çok derin olduğunu söyleyince biraz tereddüt etti, daha sonra “nasıl olsa sen beni kurtarırsın” diyerek yüzmeye devam etti. Ben "Cok iyi yuzemem" deyince, birkac defa gidip geldiği havuzun derin yerinde yüzemez oldu. Burada çocuk, kendini kurataramayacağını anlayınca korkuya kapılmış ve yeteneklerini tam olarak kullanamamıştı. Evet, istersek kendimizde var olan yetenek ve beyin gücünu gerektiği gibi kullanarak, kendimizi daha iyi bir şekilde yönetebiliriz. Eğer biz, kendimizi iyi yönetemez isek, bizi yönetecek mutlaka birileri çıkacaktır.

Bu bölümü burada bitirirken, iki konu üzerinde çalışmalarım devam etmektedir. Birincisi, çocukların yaratıcılık ve eksiklerini görüp düzelteme yeteneklerinin geliştirilmesine yardım edeceğini düşündüğüm “İnsanlar düşünmüşler” çocuk kitapları serisidir. Diğeri ise, “Beyin gücü ile Hayatımızı iyileştirme” serisidir.

Teşekkür: Bu yazı dizisine başlamam konusunda bana cesaret veren Sayın Cevat Barut ve Mediha BARUT çiftine, bu yazıların düzsenli olarak sizlere ulaşmasını sağlayan sayın YENI VATAN gazetesi sahiplerine, yazılı olarak görüşlerini belirten sayin M. Emin Töreci ve sayin Erdoğan Karacaoğlu’na, yapıcı uyarılarda bulunan ve olumlu izlenimlerini ileten bütün okuyuculara ve son olarak, gerekli düzeltmeleri yapan eşim Zübeyde Açıkgöz’e ve kendilerinden çaldığım zamana anlayış gösteren ailem teşekkür ederim.

No comments: