YÜKSEK BİLİNÇ DÜZEYI - KOŞULSUZ SEVGİ (7 Temmuz 1995)

Avustralya’da yaşayan bizler, kendimizi yüksek bilinç düzeyine getirerek daha mutlu bir hayat yaşayabilir ve daha başarılı gençlik yetiştirebiliriz. Bu olanaklar, burada ve bizde var. Ama, bunu ancak, kendimiz istersek yapabiliriz. Biz istemeden, kimse, bize zorla bir şey yaptıramaz.

Nedir “Yüksek Bilinç Düzeyi?” Yüksek bilinç düzeyi; Kendimiz dahil herkesi koşulsuz sevmek, kendimizde ve diğer insanlarda var olan parlaklığı ve kaynakları keşfetmek, ve bu kaynakları gerektiği gibi kullanabilmek gibi sıralayabiliriz. Ne yazık ki koşulsuz sevgi bizlere hiç öğretilmiştir. Tabiiki diğerlerine de bizim sevgimizi görebilmeleri için hadetmeleri gerektiği öğretilmiştir. Onun için bir çoğumuz, içimizde var olan ve de ücretsiz olan sevgimizi yakınlarımıza gösteremeyiz. Bizlerin de başkalarından sevgi görebilmesi zor olmaktadır. Örneğin; Eşimize, çocuğumuza veya bir arkadşımıza “Beni gerçekten sevseydin” diye söze başlar mutlaka arkasına kendi bağımliliklarımızdan bir koşul ekleriz. İşte böyle bir servgi koşullu sevgidir. Böyle bir alışkanlığa sahop olmak ise bir yakınımıza sevgimizi bile bir koşul ile vermemize neden olur. Bunun içindir ki bir çok eşler ve çocuklar hakları olan sevgiye bulamamaktadır. Sevgi eksikliği ile büyüyen çocuklar, kolay kolay başkarını sevemeezler. Bir başkasından karşılıksız bir sevgi görduüklarende de şaşkına dönerler. Nerden çıktı bu sevgi? Bunun altında bir şey mi var? Bu kişinin benden bir çıkarı mı var? gibi birçok sourlara cevap ararlar. Sevgiden yoksun büyüyen çocuklar, yaşantılarında genellikle şüpheci, tedirgin, alıngan, yerine göre asabi ve hırçın, kıskanç, suçlayıcı, kendilerinin haklı olduklarını ispatlayabilmek için diğerlerini küçük görme gibi bir takı bağımlılıklara sahip olabilirler. Bu gibi kişilerin mutlu olabilmeleri zordur. Diğer kişilerle iletişim kurarken, belirli şart ve koşulları aradıkları için de başarılı olmaları zorlaşır. Koşulsuz sevgi, bedeni ve düşünceleri farklı olmasına rağmen, insan olarak birbirimize benzediğimiz için başkalarını sevebilmektir. Koşulsuz sevgi, başka birini kabullenmektir, dünyayı onun gözü ile görebilmektir. Ne yapıyorsa, ne hissediyorsa, yaşamımızın bir bölümünde biz de oradaydık, biz de aynı şeyleri yaşadık ve hissettik gibi düşünürsek başkarını sevebiliriz.

Kendimizi de sevmeyi öğrenmemiz gerekir. Geçmişteki deneyimlerimizi ne kadar korkunç olursa olsun burada ve şimdi olabilmeyi öğrenip içinde bulunduğumuz şartları değerlendirerek maksimum faydayı sağlamalıyız. Her yaşta herkesin sevgiye ihtiyacı vardır. Sevgimizi etrafımızdaki kişilerden esirgemeyelim. Hayat, kırılıp, kızıp, öfkelenmeye değer mi?

Küçüklüğümüzde yeteri kadar sevgi alamamış olabiliriz. Ama bugün bizler, çocuklarımıza ve çevremize, sevgimizi gösterebiliriz. Bunu kimse engelleyemez. Engelleyecek tek şey, kendimizde var olan alışkanlıklar ve bağımlılıklarımızdır.

ÇOCUKALRIMIZIN EKMEK SUYA İHTİYACI OLDUĞU KADAR SEVGİYE DE İHTİYACI VARDIR.

No comments: